Merkezi Sınav Türkiye Ortalamaları

Merkezi Sınav Türkiye Ortalamaları

Bütün gelişmiş toplumlar bugünkü durumlarına eğitimle ulaştılar. Dolayısıyla eğitim olmadan kalkınmadan ve refahtan söz edilemez. Bu çerçevede ülkemiz açısından değerlendirme yapıldığında merkezi sınavlarda Türkiye ortalamaları maalesef alarm veriyor ve durum pek iç açıcı gözükmüyor. Peki, bu olumsuz tablo nasıl başlıyor? Hemen kısaca buna değinelim. Aslında “Ağaç yaşken eğilir” atasözü her şeyi açıklıyor. Daha ilkokul düzeyinde ortaya çıkan sorunlar bugünkü tablonun başlangıç noktasını oluşturuyor. Örneğin istatistiklere göre 2008 ve 2009 eğitim öğretim yılında eğitimin kalitesinin ölçüldüğü sistematik içerisinde dünya sıralamasında 91. ülke olan Türkiye 2016-2017 yıllarında oldukça gerilere düşerek 107. sıraya geriliyor. Dolayısıyla eğitim kalitesindeki düşüş ortaöğretimde ve üniversite eğitimine son derece olumsuz bir şekilde yansıyor. Bunun anlamı önümüzde tam 107 ülke var ve ülke olarak biz bunları yakalamak zorundayız. Bu nedenle eğitimde kaliteyi ilkokul düzeyinde başlatmadığımızda diğer aşamalarda başarı yakalamak mümkün değildir.

YGS Sınavında Sıfır Çekenlerin Oranı Yükseliyor

Her yıl tutulan istatistikler gösteriyor ki aynı olumsuz tablo maalesef artarak devam ediyor. ÖSYM rakamlarına göre 2001 yılında sıfır çeken öğrenci sayısı 9315 iken bu rakam 2017 yılında 37.026 ya çıkıyor. Neredeyse 15 yıllık dönem içerisinde 4 kat artış gösteren sınavda hiçbir soruyu bilemeyen yani “sıfırcı öğrenci” olarak tabir edilen öğrenci sayısındaki bu korkunç artış başarısızlığın ürkütücü boyutlara ulaştığını açıkça işaret ediyor. ÖSYM istatistiklerine göre tablo yıllara göre şöyle ilerliyor;

1. 2001- 9335

2. 2002- 8919

3. 2016- 32.983

4. 2017-37.026

Sınavlarda Başka Bir Olumsuzluk Konuştuğumuz Dili Anlamıyoruz

Tabii tablo sadece ilkokul ve orta öğretim ile sınırlı kalmıyor. Sözgelimi üniversitede 40 soru baz alındığında 2016 ve 2017 yılları arasındaki başarısızlık artışı öğrencileri ve velilerini kara kara düşündürüyor. Dilerseniz rakamları maddeler halinde inceleyelim

40 soruda doğru cevap sayısı

Türkçe

  1. 2016 doğru cevap oranı 19.1
  2. 2017 doğru cevap oranı 17.2

Sosyal bilimler

  1. 2016 doğru cevap oranı 10.7
  2. 2017 doğru cevap oranı 12.2 (bu derste artış var)

Matematik

  1. 2016 doğru cevap oranı 7.8
  2. 2017 doğru cevap oranı 5.1 (yaklaşık %30 düşüş)

Fen bilimleri

  1. 2016-2017- doğru cevap oranı 4.6 (bir değişiklik olmamış)

 

Şimdi bu istatistiklere göre Türkçe ve Matematik derslerinde önemli oranda düşüşler göze çarpıyor. Dolayısıyla bu iki önemli dersin çok yüksek puanlamaya tabi tutulması sınav sonucuna önemli derecede etki ediyor. Bunun başlıca nedenlerinden birisi de maalesef konuştuğumuz dili yani Türkçeyi tam olarak anlamamızdan kaynaklanıyor. Konuştuğumuz dili anlayamadığımız için doğal olarak soruları da anlayamıyoruz. Anlaşılmayan bir soru cevaplanamaz.  Esen kalınız

 

Eğitim ve Öğretim Uzun Soluklu Bir Süreçtir başlıklı yazımızı okumak için linke tıklayabilirsiniz.

Paylaş:

Etiketler: sınav

Ömer Uluç

Matematik Öğretmeni / Gaziemir, İzmir-Türkiye
Erkek - 30 Yaşında